Evet, kendi çapımda isyan ediyorum.
Neden mi?
Efendim, gün geçmiyor ki ülkemizde bir e-kitap haberi çıkmasın:
- 2010 yılı e-kitap için bir dönüm noktası oldu!
- Ülkemizde ilk defa e-kitaplar satılmaya ve satın alınmaya başladı.
- Flaş flaş flaş, eserini sadece e-kitap olarak yayımlayan yazar!
El insaf!
Meselem bu yazıları yazanların şahsıyla değil elbette, yanlış anlaşılmasın. Meselem zihniyetle!
İkincisi, altKitap'ta sadece e-kitap biçiminde ve kurulduğu yıldan bu yana ücretsiz olarak sunulan e-kitaplar yer alıyor.
"Internet=beleş=kalitesiz" ya da "yayıncı bulamayanların tek adresi altKitap" diye düşünenler için (yoktur böyle şahıs, ama öznemiz insan her an her şey olabilir) yazarlar kısmına kısaca bir göz atınız. Başka da bir şey diyemeyeceğim.
Burada (psikolojik sınır olan) yedi yüz takipçiye ulaşmaya çalışan bir blog yazarı olarak kendimi herhangi bir şahıs ya da kurumla polemiğe girmemek için zor tutuyorum, ama bazı şeyleri daha kibarca söylemenin de bir yolunu bulamıyorum: Sayın bilirkişiler, her şeye muktedir şahsiyetler, basın bülteni yazıcıları, muhabir kardeşlerim, genel yayın yönetmenlerim... Bir şey yazmadan önce düşünelim. Bir şey illa ticari olduğu zaman değer kazanmaz (keşfedilmez olarak da okunabilir isteyen için), bunu da unutmayalım.
İroniyle başlayan, didaktik biçimde sonlanan bu blog yazısı aracılığıyla tüm altKitap yazar ve okurlarını da saygıyla selamlamayı borç bilirim.
8 yorum:
E-kitap haberlerinin, e-kitaplarin kendilerinden daha cok ilgi cekmesi de ayri bir ironi.
Altinci takipciniz oluyorum sanirim bu arada Cem Bey. Yorumumu yaptim, RT de tamam. Sizden, arada bir deneyip de bir turlu devam edecek motivasyonu bulamadigim blog maceram icin ilham verici yazilar bekliyorum ayrica soyleyeyim.;)
O kadar patırtı gürültünün sebebi e-kitap değil e-kitap okuma cihazları sebebiyledir. Sizin 10 yıldır e-kitap sunmanız, bu teknolojiye vakıf olduğunuz anlamına gelmiyor. Ki vakıf değilsiniz çok belli. e-mürekkep teknolojisi hakkında bilgilenmenizi tavsiye ederim.
Sayın Adsız yorumcu, dediğinizden şunu anlıyorum: e-kitap değildir önemli olan, e-kitap okuma cihazları, yani teknolojidir (gürültü çıktığına göre önemli bir şey olmalı). Ben konuya içerik tarafından yaklaşıyorum; romanları, öyküleri yazanların tarafından bakış yani. Teknoloji başka bir şeydir, araçtır. Teknoloji, ağırlıklı olarak içeriğin nasıl sunulduğunu belirleyebilir (kimi zaman içeriği de dönüştürür elbette).
Tavsiye için teşekkürler, her insan eksik yönlerini geliştirmeli, doğrudur.
İçerik önemlidir ama içeriği nasıl sunduğunuz daha önem kazanıyor özeliikle dijital ortamda. e-kitap'ın benim için önemli olması için düzgün bir şekilde sunulmuş olması ve benim bunu düzgünce okuyabilmem önemli. Yıllarca internette bulunan e-kitap adıyla sunulan şey döküman yığınından başka bir şey değildir. Malesef altkitap için de bu böyle. taranıp pdf formatına getirilip dijital ortama aktarılan kitapların formatı nedeniyle okumakta çok zorluk çektim. Gerek taramalardan kaynaklı gerekse pc ekranının okumak için ergonomik ve sağlıklı olmayışı yaşanılan zorluklardı. Çünkü pdf bir kitap formatı değildi. Sadece döküman formatıydı ve bunu insanlar şartlar nedeniyle uzun metinleri dönüştürerek e-kitap olarak sundu. Şimdi e-kitap gerçek formatına kavuştu. Yurt dışında uzun süredir, memlekete de 2010 furyasıyla sükse kazandı. Şimdi siz diyorsunuz ki onlar e-kitapsa altkitap'takiler ne? onlar sadece ve sadece bir döküman yağını, kitap değil. Çünkü ben bigisayar ekranında tarama kaynaklı hatalardan ve ergonomik olmayışından dolayı okuyamıyorum. Teorik olarak kitap olsa bile pratikte ben düzgünce okuyamadığım için de bunlar kitap olmuyor. Sözün özü altkitap kitap üretmiştir ama elektronik kitap üretmemiştir. altkitap'ın e-kitap sitesi olması için pdf formatından kurtulup EPUB ve LİT formatına dönüş yapması gerekli. Belirttiğiniz gibi 2010'dan başlayan hengame de insanlar artık idefixe gibi yerlerden gerçek e-kitap formatında kitapları alıyor, bilgisayar ekranına bağımlı kalmaksızın basılı kitap gibi okuyabiliyor. Okunması zor olan, okunamayan kitapta kitap değildir benim için.
"Gerek taramalardan kaynaklı gerekse pc ekranının okumak için ergonomik ve sağlıklı olmayışı yaşanılan zorluklardı."
Sayın Adsız'ın altkitap konusunda bilgili olmadığı belli. altkitap (ve altzine) Türkiye'de elektronik yayıncılığın öncüsüdür. Altkitap'ı neredeyse ilk çıktığı zamandan beri takip ediyorum. Oradaki kitapların hiçbirisi basılı kitaptan tarama şeklinde oluşturulmamıştır. Sadece elektronik ortam için tasarlanmış ve bu şekilde yayınlanmıştır. 2002 veya 2003 yılında Yapı Kredi Sermet Çifter salonunda düzenlenen, altkitap ekibinin de bulunduğu bir panelde derinlemesine tartışılan konuların şimdi çok yeni şeylermiş gibi gündeme getirilmesi ve bu konuda şimdiye kadar yapılanların tamamen görmezden gelinmesi tek kelimeyle ayıp!
Murat Turan,
Altkitap'in yaptıkları hiçbir zaman inkar edilemez ama kitap formatı yeni bir şey. altkitap'in yaptığı yığın metinleri dijital döküman haline dönüştürmek ve arşivlemek. Ekrana sığmayan sayfaların yukarıdan aşağıya doğru akması, göz bozması kitap formatı değil. Bir kitabın kitap olabilmesi için okunabilirliğinden, ergonomisine kadar bir sürü kriter var. Kitap okuyucu cihazlarla ve ona uygun formatlarla artık kitap e-kitap oldu. Kimsenin yangına körükle gittiği yok. Fanatizme de lüzüm yok. Bizde faydalandık altkitap kaynaklarından, zorluklarını da yaşadık dile getiriyoruz. Bundan böyle de e-kitap e-ink teknolojisiyle özdeş diyoruz. Ben demiyorum bütün dünya diyor bunu. Bu yorumların asıl nedeni Cem beyin 2010 da başlayan e-kitabın neden dönüm noktası olduğunu açıklama isteği. Direkt geçmişe yönelik körü körüne bir eleştiri değil elbette. Ayrıca tarama yardımını bütün e-döküman(!) dağıtıcıları kullandı. Altkitap da buna dahil. Gönül ister ki "ne yani zamanında biz yapmıştık zaten. bu yeni bir şey değil" havasından çıkıp standart kabul edilen gerçek e-kitap formatlarına altkitap'ın geçmesi.
Güzel bir tartışma oluyor. Benim blog yazım birden fazla mecrada çıkan farklı haberlere bir tepkiydi. Adsız Yorumcu'nun değindiği noktanın küçük bir bölümünü içeriyordu: e-ink teknolojisi falan benim odağımda yoktu. Daha çok, "ilk defa e-kitap yazıldı", "sadece e-kitap olarak yayımlanan kitaplar burada" vb pazarlama taktiklerinin temelsizliği üzerineydi eleştirim. Zemini sabitleyemeyince tartışmanın odağı da dağılabiliyor. Evet, altKitap yeni teknolojileri tanımalı, bunları uygulamalı, hemfikiriz. Yine de basın bülteni yazan, muhabirlik yapan (ve hatta elektronik kitap üzerine tez yazan diyeceğim) arkadaşların da biraz araştırma yapmış olmasını beklemek büyük bir beklenti değil. Herkes eğri otursun ama biraz da doğru konuşsun istiyorum şahsım adına.
izleyici sayısını bizlerin görememesi de bu 700 hedefi yüzünden galiba.
Yorum Gönder